
Biz işçi sınıfı ve dostlarıyız. Şehir ve köy emekçileriyiz. Dil inanç köken ayrımı yapmadan hayatı yaratan üreticileriz. İşsizliğe yoksulluğa pahalılığa mahkûm olmayı kabul etmeyen milyonlarca insanız. Geleceğine sahip çıkan gençleriz. Eşitlik ve özgürlükten taviz vermeyen emekçi kadınlarız. Toplum dışına itilmeye, açlıkla terbiye edilmeye baş kaldıran emeklileriz. Laik demokratik Türkiye’ye sahip çıkan özgür yurttaşlarız. En gür sesimizle Vatan Cumhuriyet Emek diye haykıran Türkiye halkıyız.
İşçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs hepimize kutlu olsun.
Biz 1 Mayıs 2025’i “Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz” bilinciyle kutluyoruz.
Sevinçli ve gururluyuz çünkü istibdadın saldırısına baş eğmedik. Meşru haklarımızdan vazgeçmedik. Özgürlüğü eşitliği kardeşliği adaleti hukuku savunduk. Saraçhane direnişini gerçekleştirdik. Meydanları doldurduk. Zorbalığa, hukuksuzluğa, talana, yalana, haraç rant ve komisyon düzenine dur dedik.
Fakat daha yapacak çok işimiz var.
Çünkü biz istibdat düzeninden kurtulmak istiyoruz. Sömürüsüz bir dünyada insanca yaşamak istiyoruz. Kalkınmış bir ülkede barış içinde, akıl bilim çağdaşlık ışığında deprem korkusu yaşamadan huzurla var olmak istiyoruz. Parasız sağlık, parasız eğitim istiyoruz. Kapitalizme, emperyalizme, sömürgeciliğe, feodalizme, ataerkine, faşizme, militarizme, ayrımcılığa son vermek istiyoruz. Dolar milyarderlerinin egemenliğini kırmak, NATO’nun boyunduruğunu kaldırıp atmak, Amerika ve İsrail’in savaş, işgal, ve soykırımlarını durdurmak istiyoruz. Biz bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm istiyoruz. Türkiye’de ve dünyada bizzat emekçi halkın iktidar olmasını istiyoruz.
Kısacası, biz devrim istiyoruz.
Öyleyse, haydi 1 Mayıs meydanlarına!
İstibdat Yıkılacak, Halk Kazanacak!
Yaşasın 1 Mayıs!
Yaşasın 1 Mayıs 2025!