Şimdi Mayıs-Haziran Büyük Halk Direnişi'nin mücadeleci ruhuyla, kentimize ve geleceğimize sahip çıkmanın tam zamanı. Şehrimize, parkımıza, suyumuza, meydanlarımıza, yeşil alanlarımıza Gezi’de sahip çıktığımız gibi kentimizin her bucağında da sahip çıkalım, mücadeleyi yükseltelim.
AKP iktidarı 11 yıldır meydanlarımızı, parklarımızı, mahallelerimizi, köylerimizi ve kentlerimizi talan ediyor. Mahallelerimizi TOKİ, derelerimizi HES, meydanlarımızı AVM rantına teslim ediyor. Kamu varlıklarımızı ve yeşil alanlarımızı bakanlarının, vekillerinin oğullarına oyuncak ediyor. İstanbul'un her yerini talana açan, betonlaştıran, para hırsıyla yok eden bu zihniyet halkın parkını, mahallesini, kentini yıkıyor.
Gerici, cinsiyetçi, sömürücü uygulamalarıyla hayatı zindana çevirmeye çalışan AKP iktidarı bir diğer yandan da yerel yönetimleri aracılığıyla havamızı, suyumuzu, yaşam alanlarımızı ranta açıyor, paraya çeviriyor. Haksız, hukuksuz yöntemlerle, imar usulsüzlükleriyle şehrimizi, İstanbul'u bir avuç zenginin şantiyelerine, özel okul ve hastanelerine, rezidanslarına (zenginlere konak) milyon dolarlık rüşvetler karşılığı satıyor.
Sen şimdi haramilerin elindesin İstanbul
İstanbul'daki halka ait alanları; parkları, bahçeleri, meydanları yandaşlarına altın tepsilerde sunan AKP iktidarı şehrin birçok kamusal alanını riskli alan ilan ederek özelleştiriyor, yoksul emekçi halka kapatıyor.
Milyonlarca insanın açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşam mücadelesi verdiği İstanbul'da AKP iktidarı bizleri, emekçi halkı; parklarımızdan,mahallelerimizden, kamu alanlarımızdan şantiye projeleriyle atmaya çalışıyor. Yoksul mahallele rine kentsel dönüşüm kostümleri giyerek yıkımları getiriyor, kültür ve tarih mirası kamusal alanları imara açıyor ve kentin gerçek sahiplerini yaşam alanlarından kovuyor.
Yolsuzlukların, hırsızlıkların, gericiliğin iktidarı AKP ve onun zengin sermayedar yandaşları kentimizi oksijeni ve tarihî dokusu olmayan, gri bir alana çeviriyor. Yıkıma sürüklenen şehrin emekçileri olarak şehir talancılarına yaşam alanlarımızı teslim etmeyelim.
Ve mahallelerinde insanlar: Gönüllerinde kavga, gönüllerinde zafer...
Ancak artık daha umutluyuz. 31 Mayıs'ta Gezi'de ortaya çıkan ve dalga dalga tüm yurda yayılan halk iradesi, halkın ayağa kalktığında neleri yapabildiğini bir kez daha ispat etmiş oldu. Ne gericiliğe, ne sermayeye mahkûm değiliz.
Şimdi Mayıs-Haziran Büyük Halk Direnişi'nin mücadeleci ruhuyla, kentimize ve geleceğimize sahip çıkmanın tam zamanı. Şehrimize, parkımıza, suyumuza, meydanlarımıza, yeşil alanlarımıza Gezi’de sahip çıktığımız gibi kentimizin her bucağında da sahip çıkalım, mücadeleyi yükseltelim.
Bunca suçu işleyenler, ortak zenginliklerimizi rüşvetle, yolsuzlukla, rantla tüketenler AYAĞA KALKAN halkın örgütlü gücüyle birlikte yıkılacaklar.
Şimdi kulaklarımızın pasını silme zamanıdır:
Sen bize layıksın İSTANBUL
Parklarınla, köprülerinle, meydanlarınla bekle bizi...
TKP 1920 İstanbul İl Örgütü
Buluşma
Tarih: 22 Aralık 2013 - Pazar
Saat: 11.30
Yer: Haydarpaşa Numune Hastanesi