Ermeni halkının yüzyıllık büyük acısını paylaşıyoruz

24 Nisan 2015
Ermeni halkının yüzyıllık büyük acısını paylaşıyoruz

Alaca aydınlık tertemiz gökyüzü
Duruyor ortada Çobanyıldızı
Bir bardak su gibi pırıl pırıl
Bu yıl uzunca sürdü pastırma yazı
Dut ağaçları sarardıysa da
İncirler hâlâ yeşil
Mürettip Refik’le Sütçü Yorgi’nin
Ortanca kızı çıkmışlar akşam piyasasına
Parmakları birbirine dolanmış
Bakkal Karabet’in ışıkları yanmış
Affetmedi bu Ermeni vatandaş
Kürt dağlarında babasının kesilmesini
Fakat seviyor seni çünkü sen de
Affetmedin
Bu karayı sürenleri Türk halkının alnına
Nâzım Hikmet
 

Türkiye egemen sınıflarının İttihat ve Terakki Partisi yönetimi eliyle 24 Nisan 1915’te başlattığı soykırımın yüzüncü yılında Ermeni halkının büyük acısını paylaşıyoruz.

Bundan yüz yıl önce Türk burjuvazisi büyük toprak beyleriyle birlikte, Birinci Emperyalist Paylaşım Savaşı'nın yarattığı elverişli ortamdan yararlanarak Ermeni halkına tehcir ve katliam uyguladı. Yüz binlerce Ermeni'yi yaşadığı toprağından sürdü ve fiziksel olarak yok etti. Geride kalanları da can korkusuyla kimliğini ve kültürünü inkâr etmek zorunda bıraktı.

Egemenlerin tabusu
Büyük şairimiz Nâzım Hikmet'in deyişiyle Türk halkının alnına kara leke süren Ermeni soykırımı, sürülen ve katledilen Ermenilerin malına mülküne el koyan Türk burjuvazisinin ekonomik, siyasal ve kültürel egemenliğinde dönüm noktası oluşturdu. Ermeni ulusunun eşit haklar, özerklik ve bağımsızlık taleplerini toptan ortadan kaldırmak için bu taleplerin öznesi olan ulusu yok etmeyi göze alan bu insanlık düşmanı politika, işte bu nedenle, yüzleşilmek, reddedilmek ve düzeltilmek şöyle dursun, bugüne kadar Türkiye egemen sınıflarının desteğinden ve korumasından yararlandı.

AKP'nin gülünç oyunu
AKP'nin gericilik, vurgunculuk ve savaş rejimi, soykırımın yüzüncü yılında da aynı politikayı sürdürüyor. AKP; Ermenistan'da, Türkiye'de ve bütün dünyada 24 Nisan'ın anısına yapılacak törenleri gölgelemek üzere, her yıl 18 Mart'ta düzenlenen Çanakkale Zafer Günü şenliklerini bu yıl birdenbire 24 Nisan'a taşıdı. Buna bahane olarak Çanakkale'de kara savaşının başladığı günün yüzüncü yılını anmak istediklerini ileri sürdü. Tabii İngiliz ve Fransız donanmasının kara çıkarmasının 24 Nisan'da değil, 25 Nisan 1915'te başlamış olduğu gerçeği bu bahane sahiplerini gülünç duruma düşürdü.

Komünistlerin yaklaşımı
TKP 1920, etnik köken, ırk, dil, din, mezhep, kültür farkı gözetmeden bütün halkların kardeşliğini ve dostluğunu savunuyor. Emperyalist, kapitalist, şovenist ve militarist yaklaşımları reddediyor. Türkiye egemenleri tarafından bütün insanlığın alay konusu olmaya katlanacak kadar “değerli” bulunan bu insanlık suçunu asla unutmayacağız.

Ermeni halkına kıyanlar, Türkiye'nin bütün işçilerine ve emekçilerine, bütün halklarına kıyanlardır. Halklar arasındaki sorunların çözüm yöntemi enternasyonalizmdir. Baskı, cinayet, katliam ve savaşı ulusal sorunun çözüm yolu olarak kabul etmiyoruz. Ulusların eşitliğini tanıyoruz ve kendi kaderlerini tayin hakkına saygı gösteriyoruz. Türk burjuvazisinin Ermeni halkına karşı işlediği suçları yürekten kınıyor ve Türk halkının alnına bu karayı sürenleri affetmiyoruz.

Türk halkının alnına sürülen bu lekeyi her zaman hatırlayacağız. Ermeni halkının acısına ortak olacak, onların kayıplarına saygı göstereceğiz. 1915 vahşetinden ders çıkarıyoruz;  bu vahşetin tekrarlanmasına izin vermeyeceğiz. Enternasyonalist bilinci bıkmadan usanmadan yayacağız.

Samimiyetsiz kavga
Enternasyonalizmi ilke edinen komünistler, Ermeni halkıyla dayanışmayı, emperyalistler ile Türkiye'deki işbirlikçileri arasında her yıl ortaya çıkan samimiyetsiz kavgaya dahil olmadan sürdürüyorlar. Ermeni soykırımının yüzüncü yılında biraz daha yoğunlaşmış olarak bir kez daha tekrarlanan bu samimiyetsiz kavga, bütün dünyayı yeniden fethetmeye girişen emperyalist savaş blokuna karşı bölge halklarının birleşmesini engelliyor. Emperyalizmin “tavşana kaç, tazıya tut” politikası halkları birbirine düşürüyor, şovenizmi körüklüyor ve her halkı emperyalistlerin himmetine muhtaç duruma düşürüyor.

Emperyalizme ve işbirlikçilerine karşı birlik
ABD, AB, NATO'yla birlik olarak Türkiye ve bölge halklarına karşı her türlü kumpasın parçası olan AKP'nin Ermeni soykırımı meselesi üzerinden onlarla ağız dalaşına girmesi de; AKP'nin gericilik, vurgunculuk ve savaş rejimini başımıza bela eden ve onun eliyle başta Suriye olmak üzere bütün bölge halklarına gericilik, yıkım ve ölüm ihraç eden ABD, AB, NATO'nun “Ermeni dostu” pozuna bürünmesi de kendi bencilce çıkarlarından kaynaklanıyor. Bağımsızlık, demokrasi, laiklik, özgürlük, eşitlik, adalet, sosyalizm düşmanlığında ortak olan emperyalistlerin ve işbirlikçilerinin numaralarına karnımız tok.

Ermeni soykırımının yüzüncü yılında Türkiye, Ermenistan, bölge ve dünya halklarının emperyalizme ve işbirlikçilerine karşı birliğini sağlamak için elimizden gelen her şeyi yapacağız.